Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
HomeHome  Latest imagesLatest images  SearchSearch  RegisterRegister  Log in  
Kürd Ulusu'nun Çıkarları; Her Türlü Parti, Kurum, Kuruluş, Örgüt ve Kişilerin Çıkarlarının Üstünde ve Ötesindedir. Her Şey Kürdistan İçin!

 

 Kürdlerin Bağımsızlığının Önündeki Engeller

Go down 
3 posters
AuthorMessage
Alan Lezan

Alan Lezan


Mesaj Sayısı : 19
Kayıt tarihi : 2010-03-05

Kürdlerin Bağımsızlığının Önündeki Engeller Empty
PostSubject: Kürdlerin Bağımsızlığının Önündeki Engeller   Kürdlerin Bağımsızlığının Önündeki Engeller Empty02.04.10 1:06

Kürdlerin Bağımsızlığının Önündeki Engeller


Kürdlerin bağımsızlığının önündeki engellerden birincisi kuşkusuz sömürgecilerdir. Bin yıllık despot ve bağnaz devlet tecrübesine sahip Arap, Fars ve Türklere karşı hiçbir güce dayanmadan savaşmak her halkın kârı değildir.
İkinci büyük engel ise Kürdlerin bölünüp parçalanmasından kaynaklanan dil sorunudur. Bütün parçalardaki Kürdlerin ORTAK anlaşacağı resmi veya yüksek bir dili maalesef yoktur. Bu nedenle Kürdler konuştukları sömürgecinin dilleri ve Kürdçe şivelerle birbirleriyle anlaşma sorunu vardır. Biliyoruz bir ulus için en belirleyici etken dildir ama dil amaç değil, komünikasyon için önemli bir araçtır. 

Kürdler kendi aralarında anlaşamadıklarından dolayı parçacı düşünüp, işgal altında oldukları ve asimile edildikleri sömürgeci dilini konuşmak zorundadırlar. Kürdlerin parçacı düşünmesi ve hareket etmesi Kürdlerin topyekûn direnmesini maalesef mümkün kılmıyor. Buda güç zayıflığına yol açıyor.

1806, Baban Aşireti, Abdurrahman Paşa isyanından bugüne kadar Kürdistan’da 50’nin üstünde ayaklanma, yani direniş olmuştur. Bu direnişlerin hepsinin olması tamamen haklı ve meşruydu ama ne var ki, bu direnişlerin hiçbirisi basari sağlamamış ve bütün Kürdistan’ı kapsamamıştır. Örneğin Yunanlılar, Türklere karşı savaştığında, Yunanlılar, Türklere karşı halk olarak bir birlik içinde olduklarından, Yunanlıların Türklere ve Türklerin de Yunanlara karşı bir topyekûn savaş verdiğini söyleyebiliriz ama Kürdlerin sömürgeci devletlerin hiçbirine karşı topyekûn bir savaş verdiğini maalesef söyleyemeyiz. Sömürgeciler ise Kürdlere karşı daimi topyekûn savaşıyorlar.  Buna karşı bütün Kürd direnişleri belli aşiret ve bölgelerle sınırlı kalmıştır. Bunun böyle olmasının nedeni Kürdistan’ın bölünmesi ve belli bir ulusal bilincin olmayışından kaynaklanıyor.

Kürdlerin bağımsızlığının önündeki üçüncü bir engelde ayrı ayrı particilik, örgütçük anlayışıdır. Kürdlerde maalesef olan onlarca örgüt ve partinin her biri Kürdistan’ı yalnız başına bağımsızlaştıracağına inanıyor. Maalesef çoğu Kürd örgüt ve partilerinin demokratik iç işleyişi yoktur, doğal olarak örgüt üyeleri, kadroları, sempatizanları ve çevreleri de o anlayışla biçimleniyor, dolaysıyla kendilerinden veya yaptıkları çalışmalarından ayrılanlara veya muhalefet edenlere karşı daima bir linç kültürü hâkimdir. “Doğrular ben de ve her şeyin en iyisini ben yaparım,” anlayışı mevcut olan bir yerde ister istemez toleranslı olması ve birlikte hareket etmekte beklenilmez.

Elbette ben de tarafım ve benim tarafım çilekeş Kürd halkının tarafıdır ama ben particilik yapmayı hiç sevmedim, çünkü Kürdlerin kurtuluşunun bir parti veya örgüt önderliğinde verileceğine ve dolayısıyla başarıya ulaşacağını sanmıyorum. Demokrasilerde elbette partiler olacaktır ve plüralizm olmazsa olmaz ama bizim ülkemiz işgal altındadır. Bu nedenle bizim ilkin işgale son vermemiz gerekiyor.

Bu durum ANC, İRA, ETA vb. ulusal kurtuluş hareketlerinde de başka değildi. Bu örgütlerin tümü birkaç örgütün yan yana gelmesiyle oluştu. Örneğin Rusya Ukrayna’yı işgal etti, Ukraynalıların hepsi, dincisinden ateistine, muhafazakârından liberaline, solcusundan sağcısına, faşistinden komünistine kadar herkes birleşti ve bir cephede dişe diş Rusya’ya karşı savaşıyorlar. Ukrayna savaşı kaybetse de bu gerçeği değiştirmez. İşte Kürdler de bu olmadığı için savaşlar bölge, aşiret ve örgüt düzeyinde kaldığı için başarıya ulaşamıyorlar. Oysa eğer Kürdistan ulusal kurtuluş savaşı bir bütün her Kürd’ün katılımının sağlandığı bir cephede yapılsa ve daha doğrusu partiler, örgütler ve aşiretler üstü olsa o zaman bizde gerçek anlamda bir kurtuluş savaşından bahsedebiliriz. Bu da ancak eğer ileride beş parçada bütün Kürdlerin katıldığı bir ULUSAL KONGRE ile mümkündür.

Benim için esas olan Kürdlerin işgalden kurtulmasıdır. Ondan sonra demokratik bir ortamda seçimler yapılır ve hangi parti çoğunluğu oluşturursa o iktidara gelir. Özgür ve bağımsız bir Kürdistan’da halk isterse affedersin “eşekler” partisini seçsin hiç umurumda değil. Tabii ülkeye iyi hizmet götüren partilerin iktidara gelmesini elbette istiyoruz ama asıl önemli olan Kürdlerin kendi kaderleri üzerine kendileri karar vermeleri ve yabancı boyunduruğu altında yasamaya son vermeleridir.

Kürdistan sorunun yükü çok, çok ağırdır. Bu nedenle bu yükün altında tek tek partilerin çıkabileceğini sanmıyorum. Ayrıca kurtuluş savaşı tek tek partilerin işi de değil, bilakis bütün halkın sorunudur. Halk deyince halkın içine çok çeşitli insanlar, her türlü sınıf ve tabakalar giriyor. İşte sorun tüm bu değişik insanları aynı cephede bağımsızlık için seferber etmektir.

Tabii biz bu bilinçlenme ve kısmen örgütlenme işini yaptığımızda hiçbir Kürd’ün bizi aşağılamaya, hırpalamaya ve horlamaya hakkı yoktur. Ben şahsen istiyorum ki, yasakların, hapislerin, ölüm ve işkencelerin olduğu bu onurlu işi severek, gülerek, eğlenerek ve oynayarak yapalım. O zaman işte her iş insana zevk verir ve kazanmak kesindir.

Bu tür engeller oldukça elbette Kürdler bir-iki günde bağımsızlaşmayacak. Bazı Kürdler de ancak ağzını açsın Türk, Arap ve Fars’tan umut beklesin; Sömürgecilerden hak hukuk adalet beklemek beyhude bir cabadır. Biz Kürd eski Kürd değildir diyoruz ama bazen tüm bu engelleri ve zorluklar ile birlikte “geri” kalmış Kürd kafasını gördükçe Allah Kürdlere yardım ve sabır versin diyorum. Kürdlerle iş yapmakta kendi başına başka bir zorluk.
Diğer yandan maalesef Kürdler enerjilerinin %90’ni birbirlerine karşı harcıyorlar. Oysa bütün enerjilerini toplayıp düşmana yöneltseler eminim ki Kürdlerin bağımsız olması zor olmayacaktır. Kürdlerin enerjilerinin birbirlerine karşı harcamalarının nedeni devletlerinin olmayışıdır. Devlet, hastaneler, okullar, üniversiteler gibi ORTAK DEGER olduğu için herkes sahip çıkar ve onu düşmana karşı savunur. Kürdler de olmayan devletin yerini bütün parçalarda devlet olana kadar ortak değer olabilecek tek mercii ULUSAL KONGRE’dir.

Kürdlerin bir millet olduğu ve her millet gibi onların da milli devletlerini kurma hakkına sahip olduğunu kabul etmeyen hiçbir şahıs ve organizasyon Ulusal Kongre’de temsil yetkisine sahip değildir.

Ulusal Kongre, Kürdlerin dünyada bir aktör olarak tanınmasını ve meşru temsiliyetini garantiler ve nihai hedefi olan tam bağımsızlığa götürür…

Bana göre Kürdler Orta Doğu’da kayda değer bir güç olmadı mı kimse Kürdleri muhatap almaz!
Sonuncusu ve en önemlisi ise dış dinamiklerdir.

Dünyada diş dinamikler, yani sözü gecen ülkeler (ABD, Rusya, İngiltere, Fransa, Almanya) Kürdlerin bağımsızlığını istemedi mi, Kürdlerin istemi ne kadar büyük olursa olsun beş para etmez. Elbette biz ev ödevlerimizi yapmalıyız ama yukarıda adı geçen bu ülkelerin çıkarlarını dikkate almak zorundayız. ABD istese, daha doğrusu çıkarına gelse günde 10 tane Kürdistan kurar. Dünya sistemiyle birlikte hareket etmek istiyorsak, adi geçen devletlerin ülkemizdeki çıkarını da hesaplamalıyız. Başka türlü mümkün değil.

Alan Lezan | 07.07.2022
Back to top Go down
süleyman hamza




Mesaj Sayısı : 20
Kayıt tarihi : 2010-04-01

Kürdlerin Bağımsızlığının Önündeki Engeller Empty
PostSubject: Dör parçada , aynı anda mucadele gereklidir.   Kürdlerin Bağımsızlığının Önündeki Engeller Empty02.04.10 8:40

Merhaba Alan lezan

Ulusal konge için çağrılar var.Bu olmazsa olmazdır.Diğer taraftan her parçanın partileri canla başla örgütlenerek kendi işgalcisiyle mucadelesi esastır.Dört işgalcinin güç birliği ancak böyle engelenebilir.Mevcut mucadeleyi yürüten kürt partilerinin ulusal bağımsızlık çizgisine gelmeleri gerekir.Buda uzun süreli mucadeledir.
Back to top Go down
Alan Lezan

Alan Lezan


Mesaj Sayısı : 19
Kayıt tarihi : 2010-03-05

Kürdlerin Bağımsızlığının Önündeki Engeller Empty
PostSubject: Re: Kürdlerin Bağımsızlığının Önündeki Engeller   Kürdlerin Bağımsızlığının Önündeki Engeller Empty02.04.10 22:17

Sayın Hamza Merhaba,

çağrı yapmak elbette iyidir fakat benim için esas olan pratik adım atmak ve yapılan çağrılar ile samimi olmaktır

Mevcut mucadeleyi yürüten kürt partilerinin ulusal bağımsızlık çizgisine gelmeleri gerekir. Buda uzun süreli mucadeledir. diyorsunuz ve elbette haklısınız. Kürdler de maalesef yeterli ulusal bilincin olmayışı ÜLKE SAVUNMASINI şimdilik mümkün kılmıyor, herkes maalesef kendi parçasına konsantre olmuş, parcacılık ve particilik yapıyorlar. Bu durum inşallah ileride değişir Kürdler de de ULUSAL düşünen ve hareket eden insanların, parti ve örgütlerin sayısı çoğalır.

Selam ve saygılar
Back to top Go down
Dersim Kalan

Dersim Kalan


Mesaj Sayısı : 5
Kayıt tarihi : 2010-01-20

Kürdlerin Bağımsızlığının Önündeki Engeller Empty
PostSubject: Re: Kürdlerin Bağımsızlığının Önündeki Engeller   Kürdlerin Bağımsızlığının Önündeki Engeller Empty05.04.10 3:00

Kurtlerin onundeki engellerinden birisi, Kurdlerden halen kendilerini dusmandan yana gordukleri gibi, Kurdistan'ın olusumdan ve bagimsiz Kurdistan'in kurulusunu asla benimsemedikleri gibi, bir Kurd-dusman catismasi olsa bille dusmandan yana olacaklardir. Bu bakimdan Kurdlerin daha cok Ulusal Sorunu uzerinde buyuk calismalarin yapilmasi gerekir. Bugun bu sekilde olan Kurdlerin cocuklarin asmilasyona ugradiklari gibi kemalizminden yana asla ayrilmadijklarini, Kemalizimin onlarin dusman ulkesiyle kendilerini Turk gibi gorunurler. Bu yillardir osmanli zamanindan beri Osmanli baskisi ve zulumunden dollayi Turklesme sekilleriyle Kurdlugunu inkarci bir politika
uygalanlardir.

Din ve mezhepte buyuk bir engeldir, ta Osmanlidan gelen ve su gunumuze kadar din ve mezhebin cok onemli oldugu gibi dusman bunu Kurd Halkina bir silah olarak gordugu gibi kurdlerin bir kismi Saafi mezhebi ile Alevi inancindan olanlarin birbirleriyle Kurd sorunundan yana onlara kavga ve savasa surklemistir. Aslinda dinler kimsenin tekelinde olmadigi gibi, herkes kendi inanciyla ozgurce yasayabilir, dusmanin bu poltikasinin Kurdler uyanmasin diye bolgeye sunii imamlar gionderip, burdaki cocuklarin Turklesme, Kemalizme ve devletti ogretmislerdir. Devletin bu agir baskili poltikalariykla camilerde sadece dusman poltikasi ogretilmistir, yarin bunlar uyanmasinlar diye.

Feodalizim de baska bir engeldir, halen feodalizimin ve agaligin ve torelerin var oldugu bir Kurdistandan bahs etmek zordur. Devlet bilincli olarak dinin tore ye sokularak bunu aganin burda daha cok halki baski zulum yaparak kendi bolgesindeki insanlarimizin okuma engelerin yanında sadece din ile aga ve devletti anlattarak, Kurdistan'da buyuk agalarin devlet buyuk araziler verdigi gibi araziler icerisinde koyler olusmus her sey aganin zorbaligi altinda oldugundan aga ile devlet arasinda guclu bir mekik kurulurak devletin icinde Kurdler sadece aganin emir kullu olsunlardir.

Egitim cok onemlidir,daha cok uzun yillar once kurdistanda ozellikle kuran ve cesitli tahrikatlar kurularak kurtlerin sadece bu Kurd sorunundan soyutlanarak okul egitimi ogenmesinler diye kuran ve diger kurslarla gozleri kapali kalsinlar, ancak bu egitimin artik bolgede yavas yabas bir gelisminin oldugunu egitimle birlikte yurtsever gencliginde orgutlenmeye baslandigini ancak bunuda halen bolgede sikiyonetimlerin, askeri baski ve zulumlerden dollayi okullarin yakildigini yikildigini ve opresyonlarin arttigini bunu engelemenin tek nedini ise bugun egitimdir egitim her seyi yok eder.

Teknolojide Alan'in belirttigi gibi feodalizmin ve toprak agalarin Kurdistan'da teknolojinin engelendigini iptidai tarim kullanarak kurdlerin ciftcilk yaparak dunya ile irtibatlarini kesmektir. Iste teknoloji Kurdistan'da ne kadar guclu olursa Kurdlerde okadar guclu olacaklardir onundeki engelleri kaldiracaktir.

Son 30 yil icinde gelisen savasin burda ozellikle halka ve bolgeye buyuk zarar verdigini bunu bilincli olarak orduya yaradigini savasin bitmesin Kurtler daima ezilsin, katliam, zulum ve soykirimlari olustursun iste 5 bin koyun yok olusu muilliyonlarca halkimizin bolgede gc edisi her seyin yok oldugu gibi Kurdistan'da savastan baska bir seyin olmadigini hatta dusman devlettin 7=15 yaslar arasindaki cocuklari tutuklayarak hayatlarini zindan ettiklerini bundan da ozellikle ben Kurdistan kuracagim diye yola cikan siyasetin bugun bunu bu halle getirdigini bunun devlette yaradigini, hatta son yillarda AKp si acilm adi altinda baris diye laflar kullanarak halki kandirdigfini ve zulumin dahada artigi gibi bolgede opersyonlarin ve hayin yuz bin korucuyla Kurdleri ezen bir poltikanin yapildigini, Kurdlerle Turkler hic bir zaman baris icinde olmadigi gibi kardesliklede asla iliskisi olmaz. Burda parlamentoda bir siyasi partinin bu taktigi dusmanla birlikte kullanarak, acilim olursa bu isin daha iyi olacagini kardesce yasayacaklarindan bahs ediliyor. Bu nasil oluyor bir yandan savas ve opersyon ve cocuk tutklamalari goz altilari ev baskinlari, baris diye yol haritasini hazirliyanlarin artik birlikte yasayacagiz sekilleriyle Kurdlere acikca uyanisini ve bagimsizlik mucaadelesinin onune engel koyduklarini untmasinlar, bakin 30 isyan oldu yuz binlerce sehit verildi Kurdistan icin acaba biz dusmanla barisirsak iyimi olacak yoksa Kurdlere ne vercektir bu hayali ve zorbaligi kullanalarin ile isbirlikcilerin oyunu oldugunu unutmayiniz.

Son olarak taabiki sık sık birlikte hangi siyasi ve orgut olursa olsun yan yana gelip konferanslarin yapilmasi Kurdlerin siyasi ve orgutleminin zemini iyice genisletimesi gerekir.
Back to top Go down
 
Kürdlerin Bağımsızlığının Önündeki Engeller
Back to top 
Page 1 of 1

Permissions in this forum:You cannot reply to topics in this forum
 :: Bixêr û bi Ehla! * Welcome! * Hos Geldiniz! :: Nihêrîne Raman | Bakış Açıları-
Jump to: